İKO, Matrix Gold eğitimleriyle sektörün görünmez kahramanı oldu

Meslekte yeni ustaların yetişmemesinin kuyumculuğun geleceği için endişe oluşturduğunu belirten deneyimli usta Mesrop Songül, bu nedenle İtalya ve Fransa’daki mesleki eğitim sistemine acilen geçilmesi gerektiğini söyledi. Mustafa Atayık başkanlığındaki İstanbul Kuyumcular Odası (İKO) Yönetimi’nin başarılı projelere imza attığını ifade eden Songül, İKO’nun Matrix Gold eğitimleriyle sektörün adeta görünmez kahramanı olduğunu vurguladı.

Kuyumculukta 50 yılı geride bırakan mıhlayıcı ustası Mesrop Songül, tıpkı eski ustalarımız gibi mesleğe çocuk yaşta başlamış. 1974 yılında 14 yaşındayken sektöre Çuhacı Han Altın Pasajı içerisindeki mıhlayıcı Hrant Köroğlu’nun yanında ilk adımı atmış. Songül Usta, burada askerlik çağına kadar 6-6,5 yıl boyunca ustasından mıhlayıcılığın inceliklerini öğrendi. Adet üzerine ustası tarafından askere uğurlanan Songül, askerlik dönüşünde ise Kapalıçarşı’da ‘Ayaklı Borsa’ olarak bilinen bölgede babası Vartan Songül’un kuyumcu mağazasının üst katında mıhlayıcılık sanatını icra etmeyi sürdürmüş. Mesrop Usta, 1992-93 yılına kadar bu küçük atölyede meslektaşlarına mıhlayıcı olarak hizmet vermiş. Songül Usta, mıhlayıcılığın ardından uzun süre ticaret yapmış. Daha sonra sektörün iki büyük firmasında çalıştı ve bu firmaların özellikle ihracat pazarlaması ve yurt dışı fuarlara katılım konusunda destek verdi. 1986 yılında İtalya VicenzaORO Fuarı’na ilk giden kuyumculardan biri olan Mesrop Songül, yaklaşık 10 yıldır Çemberlitaş Tektaş Han’ın ikinci katında Vartevar Boğosyan Usta ile birlikte çalışmalarını sürdürüyor.

Songül Usta, 2026 yılı başında ise kendi sadekarlık atölyesini açmayı planlıyor.

Avrupa’nın mesleki eğitim sistemini getirmeliyiz
Meslekte yarım asırlık deneyimi bulunan, yurt dışı piyasaları ve sektörü yakından takip eden Songül; yeni çırak, kalfa ve ustaların yetişmemesini sektörün geleceği için tehlike olarak görüyor. Mesrop Usta, Türkiye kuyumculuğunun gelecek kuşaklara güçlü bir şekilde taşınması için İtalya ve Fransa’da uygulanan sistemin mutlaka getirilmesi gerektiğini açıkladı.

“Mevcut eğitim sistemiyle bu işler yürümüyor. Bugün, bakıyorsunuz birçok farklı branşta deneyimli eleman ihtiyacı var; ama sektörde yeni çırak, kalfa ve usta yetişmiyor. Mesleki eğitimde İtalya ve Fransa’da uygulanan sistemin acilen getirilmesi gerekiyor. Bu ülkelerde ortaokulu bitiren çocuk, kuyumcu olmak istiyorsa lise bitimine kadar bir kuyumcunun yanına veriliyor. Haftanın 1-2 günü okula geri kalan günlerde ise ustanın yanında mesleğini öğreniyor. Okulda ise sanat dersleri değil,  Türkçe, Matematik, Fizik, Kimya ve İngilizce eğitimi alıyor. Öğrenci, ustanın yanında çalışırken sigortasını devlet karşılıyor. İtalya ve Fransa’da başarılı olmuş bu sistemi acilen hayata geçirmemiz lazım. Bugün düğmeye basarsak, 4-5 yılda bu çalışmaların meyvesini alır, 2030 yılında bu işler toparlanır.”

İKO, sektörün gizli kahramanı!
İstanbul Kuyumcular Odası bünyesinde pandemi sürecinde kurulan Mücevher Akademisi’nde verilen eğitimlerden övgüyle söz eden Songül, özellikle Matrix Gold kursunun önemine değindi.

“İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Mustafa Bey ve Yönetimi güzel çalışıyor. Her zaman takdir ediyorum. İcraat da meydanda… Kuyumcular Odası’nda verilen eğitimleri de çok önemsiyorum. Matrix Gold kursu ile çizim ve tasarım konusunda önemli bir boşluğun doldurulduğuna inanıyorum. Birçok kişiyle çizim yaptım, titiz olmama rağmen verim de aldım. Amerika’da bugün Matrix Gold’un 4-5 aylık eğitiminin bedeli; 5 bin dolardır. İKO, bu nedenle eğitim konusunda görünmez bir kahramandır. Matrix Gold eğitimini alanlar da bir sadekar atölyesinde ustanın yanında karın tokluğuna bir süre çalışarak işin pratiğini öğrenmelidir. Sadekarlık ve mıhlayıcılık kursları da önemlidir; ama bu kursları bitirenler, mutlaka bir ustanın yanında söz konusu eğitimi tamamlamalıdır.”

 Gümrük vergileri, daha çok küçük firmaları etkileyecek!
Amerika pazarını yakından bildiğini ve daha önce çalıştığını kaydeden Songül, yeni getirilen gümrük vergilerinin özellikle küçük ölçekli firmaları olumsuz etkileyebileceğini dile getirdi.

“Bir zamanlar, ABD’ye ciddi ihracat yaparak iyi bir müşteri portföyü oluşturmuştum. Yeni getirilen gümrük vergileri iyi olmadı. Eskiden yüzde 6’ydı fatura bazında, 100 bin dolarda 6 bin dolar kesiyordu. Bu maliyet de ihracatçıya değil, oradaki ithalatçıya yansıyordu. Fakat, yüzde 15 daha geldi, oldu şimdi yüzde 21. Trump Yönetimi’nin getirmek istediği sistem hemen oturmaz. ABD, yine takılarını dışarıdan alacak. Yeni gümrük vergileri, ABD’de ofisleri bulunan büyük firmaları etkilemez; ama küçük ölçekli çalışan işletmeler olumsuz etkilenir. Amerika’da ofisi olan buraya altınını gönderecek, bu altınla ürün yaptırdım diyecek. 100 bin dolar mal mı gitti, içerisindeki sadece 8-10 bin dolarlık işçilikten vergi alınacak. ”

Dünyada rakiplerimiz arttı
Deneyimli mıhlayıcı Songül, son 20 yıl içerisinde Türkiye’nin dünyada rakiplerinin arttığını dile getirdi.

Hindistan, ciddi mal üretiyor. Taş kesiminin yanı sıra bitmiş ürün de yapıyor. Hindistan, Çin’den daha tehlikeli olacak. Tayland vardı, şimdi Güney Kore bizi geçti. İşçilikler ve fiyatlarımız aynıdır. Kamboçya ve Malezya zincirde iyidir. Uruguay’da fantezi mallar üretiliyor, Amerika, bu ülkeden alım gerçekleştiriyor. Her şeye rağmen karamsar olmaya gerek yoktur. Ülkemizde kuyumculuk, 6 bin yıllık kadim bir tarihe sahip. Önemli olan eksiklikleri görüp doğru sistemlerle bu mesleği geleceğe taşımaktır.”